21 Temmuz 2013 Pazar



Doktor?
Nasılsın?
Çok uzun zaman oldu değil mi?
Biraz ihmal ettim seni.
Ama hayatımın önem sırası kişi bazında değişince böyle saçmalayabiliyorum.


Doktor bi' garip hissediyorum.
Canım acıyor gibi oluyor.
Derin nefes alınca ama daha farklı bi' şeye dönüşüyor.
Daha ince bi' sızı sanki.
Acı gibi değil de.
Neyse..


Sen neler yaptın ben yokken?
Gerçekten mi? Çok sevindim. 
Umarım mutlu olursunuz.
Yok. 
Vazgeçtim, söylemek istediğim bu değil.
Umarım senin onu sevdiğin kadar o da seni sever..
Öteki türlüsü biraz yaralıyor çünkü.

...

Doktor..
Bana insanları umursamamayı öğret.
Umursayınca üzülüyorum.
Umursayınca bi şeyler bekliyorum.
Bütün beklentilerim elimde patlıyor, bi kez daha üzülüyorum.

Doktor ben hep üzülüyorum.
Neden?
Bu kadarını hak edecek bi şey yapmadım.
Eminim. 
Bu kadar kötü bi insan olmadım ki karşılığı bu olsun.

Sana olayları tamamen anlatmak isterdim doktor.
Zaten aramızda kalır bu konuşmalar. Yayınlamam.
Ama anlatırsam ağlarım.
Ağlamaktan yoruldum.
İçime atmaktan yoruldum.
Üzülen taraf olmaktan yoruldum.

Özetle yoruldum işte.

Bi ilaç nebiliyim bi bi şey işte.
Versen olmaz mı?

Sence daha kaç kez kırılmam gerekiyor ya umursamamayı öğrenmek için?
Gözümün içine baka baka ben üzülmüyorum diyen insanlar için üzülmemeyi ne zaman öğrenirim sence?

Unutuyorum olanları doktor.
Canım öyle istiyor.

O hatırlatıyor.
Ben unutuyorum.

O hatırlatıyor...
Ben unutuyorum... (x645)


Ama bazı noktalar..
Unutsam da yerlerini biliyorum.
İzleri belli.
Unutsam da acıtıyor.


Biraz daha kalsın böyle.

Söyle onlara doktor.
Ben gidemiyorum, onlar gitsinler. // Yazar burada ben üzülürüm diye kalıyorsan yürü git demek istiyor.

Al eline benzin bidonu.
Ver beni ateşe.

Şöyle afili bi final yapalım.

Sonra sen de git.

Yeniden mutlu olmayan komşu çocuğu olsun. 

Vay be desinler arkamdan
Ne çok sevmiş.
Ama güçlü kızmış.
Onca şeye rağmen ayağa kalkmış.

Ne çok sevmiş sevmiş sevm
Ama güçlü kızmış mış mış mış (Bunlar hep eko)